Hafıza

adımın okunuşu ile yazılışının farkını 

gri binalara girdiğimde 

öğrendim,

resmiyet bizim cemiyet hayatımıza 

ilkin adımızı hizaya koyarak giriyordu

sonrasında ise malum andımız...

***

hafızam yetmiyor hatıramın yüküne...

çok şey hatırlıyorum yerli yersiz

ismini bilmediğim yüzleri mesela

beni unutan, beni tanımayan yüzleri

bir durak ahbaplığından, bir yağmur kaçaklığından, 

bir ekmek kuyruğu ya da market sırasından

hatırladıklarım var...

parkta oturanlardan, üstüme vazife olmayan olaylardan 

ve 

sahibinin dahi unuttuğu anılardan

çokça şey duruyor hafızamda...




 


Hiç yorum yok:

Üç Kuruşa Bir Hisse Kurban Alayım

bütün şehir manzaraları seyirlik bir yalan bir tepe üstünde  yahut  bir kahve dibinde, bir balkonda belki... eda edilmiş bir ibadet gibi zar...