bir ince kin
sızı gibi oyan
içimi
sert
yar yar koyu
hiç bitmeyen mesai gibi
orada tezgahta duran
...
kendimle çocukluğum arasında
bir mesele
bu
husumet
insan kendine hısım değildir
lakin
hasım olabilir
...
bütün şehir manzaraları seyirlik bir yalan bir tepe üstünde yahut bir kahve dibinde, bir balkonda belki... eda edilmiş bir ibadet gibi zar...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder