Yanılgı

"çok  kere"

yanıldı durdu terazi
ter içinde
ter içinde
umduğu neydi de
bulduğu değildi
o
...
"bir kere"

insan bir tartıya düştü mü
emsal emsal diye böğürür
bulur (mu)
bulmaz (mı)
...

sinem tamda bu anda
bir taşa mihmandarlık etmeye ne kadar da
gönüllü
binbir gecede olsa
yaslasın ona kendini
taş bu ne de olsa...
geçmiş
bir gölge
bir bilge evin içinde
belki bir özlem
dokuzçeşmede
duruyor
burnumun sızlayan direğinde
...

dedim ya terazi
yanıldı durdu
kantarcı ter içinde
kantarcı
terazi bir çocuk işi oysa
yer yarılsa gövdesinin sığacağı
oyuk bulunmaz
kantarcı
...

insan
bir tartıya düşmüş
emsalsiz bir yargıya
neye kime göredir ederi
...

geçmiş
gevran ovasında bir handa
çocukluk ve münasebetli ne kadar
hissiyat varsa insan içinde
bugün
emsalsiz yaşanıyordu orada
su bile
suydu
....

AYMAZ

hiç fidan dikmemiş
biri
ne bilsin cansuyunu
...
okumamış
yazmamış
söylememiş
ne bilsin
...
diz çökmemiş 
toprağa 
bir tırtılın 
yolculuğundan haberdar olmamışsa 
Ne bilsin

insan, nebat ve bilcümle hayvanat 
neye var
neye sebep
...

Zıtlık

Üsküdar'dan bu yana lo kimin yurdu? A.Arif kendine  mağdur, mağdura da fail süsü vermiş faillerin yurdu!